51 yaşındayım, pek çok seçimde oy kullandım, oy kullanmadığım seçim herhalde yoktur.
Geçen seçimde Cumhurbaşkanlığında Kemal Kılıçdaroğlu’na, milletvekili seçiminde AK Parti’ye oy verdim (tuhaf/çelişkili görünen bu tercihimin nedeni başka bir yazımın konusu olsun).
Geçmişte oy kullandığım güne dönsem farklı tercihlerde bulunacağım seçimler var,
ancak bunlar için hiç pişmanlık yaşamadım.
İlk kez kullandığım oy için bu seçim sonrası pişmanlık yaşadım, yaşıyorum…
*
Pişmanlığımın nedeni Kılıçdaroğlu hakkındaki büyük yanılgımdan kaynaklanıyor.
Nasıl bu kadar yanıldım, bu golü nasıl yedim, hala anlamış değilim.
Bunu anlamadığım sürece de pişmanlık hissim devam edecek.
Ben aldatmaların bağıra bağıra geldiğini,
aldatmanın bir sonuç olduğunu,
bu sonucun ortaya çıkmasında iki tarafın da sorumluluğu olduğunu düşünürüm.
Peki, bu kez ben nasıl bu kadar yanıldım?
Kılıçdaroğlu adaylığını ilk açıkladığında partiden istifa etmesini beklemiştim.
Oysa açıklamaları hep bu yöndeydi.
“Hem cumhurbaşkanı hem parti genel başkanı olmaz,
eğer aday olursam o gün parti genel başkanlığından istifa edeceğim”
demişti.
Bununla ilgili yığınla açıklaması var.
Böyle yapmadı!
Twitter hesabına birkaç kez yazıp, bu tutumunu eleştirmişliğim de var.
Orada demokrasi, adalet, özgürlük gibi kavramlarla ilgili samimiyetinden kuşku duymuştum.
Ama,
sonra neden ve nasıl kapattım bu konuyu kendi içimde bilmiyorum.
Oysa şimdi bugünden geriye bakınca o gün belliydi seçimden sonra nasıl bir tavır alacağı!..
Dün söylediğini bugün inkar eden, o gün neye ihtiyacı varsa ona göre siyasi bir dil geliştiren iktidara artık muhalefet eklendi(yada zaten hep böyleydi).
Artık,
Döneklik ve pişkinliğin siyasi bir yöntem olduğu dönemi toplumca tecrübe ediyoruz!
İnsan neye kızacağına şaşırıyor;
Yanıldığına mı,
Kendini kandırdığına mı,
İktidarın tıpatıp ikizi olan muhalefetin varlığını farkedip içine düştüğü siyasi çaresizliğe mi?
Neye kızmalı!
*
İYİ Parti Genel Başkanı,
“biz partimizi CHP’nin adaylarını seçtirmek için kurmadık, önümüzdeki seçime tüm şehirlerde kendi adaylarımızla ve tek başımıza gireceğiz” demiş.
İri ama içi boş sözler!
İYİ Parti seçimlere tek başına girerse CHP adaylarının seçimi kaybedeceği yorumları yapılıyor.
Sanki şu anda seçimleri alma ihtimalleri varmış gibi!
Sanki ittifak sürse, seçime birlikte girseler seçimi kazanabileceklermiş gibi!
Bu kadar sorumsuz, bencil, aymaz bir siyaset tutumuna seçmenin destek vereceğini düşünüyorlar?
Pes doğrusu!
*
Bugünden söylemiş ve not etmiş olayım:
CHP’nin başında Kemal Kılıçdaroğlu olduğu ve Akşener’in hiçbir rasyonalitesi olmayan siyasi çıkışlarıyla gidilecek 2024 mart yerel seçimleri,
Türkiye tarihinin “katılımı en düşük” seçimleri olacak.
Sakarya’da muhalefet, muhalif seçmenin hayal kırıklığını ortadan kaldıracak bir aday gösterebilir mi?
Böyle biri var mı Sakarya’da?
Ortada ne böyle biri var, ne de böyle bir çaba!
Önümüzdeki seçimde,
muhalif kanatta seçmenin ihtiyacını karşılayacak devrim niteliğinde bir değişim olmazsa,
iktidarın muhalefeti silindir gibi ezdiği bir seçim sonucuyla karşılaşacağız!
Gerçek bir değişim,
Hezimetten/dibi gördükten/duvara çarptıktan/gidilecek başka bir yok kalmadığını anlaşıldıktan sonra ortaya çıkar.
Yorum yazarak T54 Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan T54 hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler T54 editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı T54 değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak T54 Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan T54 hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler T54 editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı T54 değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(2)Sabahattin Bayhan - Bilgi toplumu olmak zorundayız. Şayet böyle devam edersek Adaleti yüksek olan ülkeler Adaleti olmayan ülkeleri sömürür.
Çırak ustayı geçmek zorundadır ki ülke kalkınsın.
Ubeyd - Babanın sözünden çıkma
Yazılan yorumlardan T54 hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler T54 editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı T54 değil haberi geçen ajanstır.